1 Ekim 2012 Pazartesi

Eksik Bi Şey


Söyleyecek çok sözüm var ama kuracak cümlelerim eksik.  İki  satır yanyana gelince dünyanın en eğreti anlamını ifade eder gibi bakıyorlar hislerimle alay edercesine.
‘Bizimle  bunu mu demek istiyorsun? hahaha hadi be ordan sen de! Sen kim yazmak kim?’
 -Susun lütfen kırmayın daha fazla gururumu,  çimlenen cümlelerimden oluşacak paragraflarımı küçümsemeyin . Susun işte!
Kelimelerimi beyin damarlarımdan akıtacak uygun neşter arıyorum ama çok da korkuyorum akacak olandan, içimin dışa sızmasından. Öyleyse neden bu istek?  Bile bile bıçak altına yatılır mı?  Bir türlü uygun kelimeler gelmiyor  ve hezeyanımı susturmak için uygun müziği arıyorum ki kulaklarımı tıkasın duymayayım alay edişlerini. 
Kırgınlığımı kızgınlığımı anlatmak istiyorum işte engel olmayın bana. Anlatmaya çalışıyorum  birilerine, yakınım dediklerime. Ama olmuyor işte istediğim cevaplar yok hiçbirinde, çözümler yok.  Çözüm, cevap aramak da niyeyse? Olmuşsa vardır hayır deyip susabilme olgunluğuna erişememenin  verdiği bir kıvrantı kalbimdeki ve kıvrıldıkça  suyunu boşaltan sünger gibi bir  hüzün akıtma seromonisi gözlerimden.
Sayıp sövesim geldikçe zahirdekilere,  kilit vurma isteği doğuyor dilime ‘Sus ve olana razı ol!’ yap hadi bunu,  kolaysa yapsana! Demesi kolay. Bütün küllendiğini zanettiğin sınanmalarının bir anda   oluşan hava akımıyla yeniden alev alıp kalbini  cayır cayır acıtması. Ey sınanma ateşleri serin ve selametli olun artık! Dayanamıyorum hepinize aynı anda! Hepiniz birden aritmik bir kalbe sebep oluyorsunuz, belki de arkasından iş çevrildiğini sezen bir kızın çatırdamış güven duygusuna, ya da  etrafınca anlaşılamayan, melankolik , soğuk yüzlü donuk bakışlı  ruh buzullaşmasına sebepsiniz. Benim  dünyamda buzullaşma her gün artıyor  balkanlardan hiç sıcak hava alamadım   Sibirya'nın etkisi  geçmek bilmedi işte!
 Elimden düşürmemeye çalıştığım hediyemle dilimden düşürmemeye çalıştığım virdlerimle dayanma çabalarım var işte benim de!  Küreklerimin boşa gitmesi  vesvesem de var bir yanda.  Hep gelgit hep gelgit. En sert şarkılarımı fırlatmak isterdim beni üzenlerin üstüne  Hiroşima  niyetine; ama yapamayacağım ben bunu  Amerika kadar gaddar olup sizi  masum Japon halkı addetmeye hiç niyetim yok O’na havalelerim var bu diyarda görülemeyecek hesaplarım var.
Benden size  bir avuç dua    ile  bir surenin  sıcaklığına bırakıyorum kendimi….
‘1 - Biz senin için (mutluluğun) göğsünü açmadık mı?
2 - Senden yükünü indirmedik mi?
3 - O senin sırtını ezen yükü.
4 - Senin şanını yüceltmedik mi?
5 - Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
6 - Evet, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
7 - O halde boş kaldın mı, yine kalk (başka bir iş ve ibadetle) yorul.
8 - Ancak Rabbine yönel’.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

isminizi ya da mahlasınızı belirtmediğiniz sürece yorumlarınızın yayınlanmama ihtimali vardır.