2 Şubat 2011 Çarşamba

Adını Sen Koy

Küçüktüm, yalnızdım, ben yalnızken hep ağlardım...
Bir sürü problem vardı...
Kovboyculuk oynardım, atım yoktu.
Evcilik oynardım, karım yoktu.
Askercilik oynardım, silahım yoktu.
Hep ben düşürürdüm düdüklü şekerimi çamura...
Sırıta sırıta yerlerdi sonra karşımda.
Hep ben paylaşırdım simidimi sokak kedileriyle.
Hep ben yarım yaşardım hayatı, tıpkı yarım simidim gibi.
Hep onların her şeyi tamdı...
Olsun varsın, yarım yiyeyim simidimi.
Benim şekerim düşsün çamura...
Paylaşayım bir parça simitle birlikte sevgimi sokak kedileriyle.
Olsun varsın,
İnsanlık var küçük avucumda parçalanmayan büsbütün.
Yarım simidin ne önemi var ki...
Çamura düştüğünü görünce,
Benimle paylaşmadıkları düdüklü şekerin ne önemi var ki...
İşte bütün mesele bu. Kimse sevmiyor kimseyi.
Düşene bir tekme farz olmuş.
Ve görev bilmişler kendilerine tekme yiyene gülmeyi...
Küçüğüm, aklım ermez bunlara.
Adını koyamam bu insafsızlığın elbet daha.
Alay ederler benimle.
Kurula kurula "sus bakiyim sen çocuksun" derler.
Sevgi nedir bilmezler.
Ötekini düşünmezler,
Berikini önemsemezler...
Adını sen koy Allah aşkına büyük adam...
Onlar benim ne söylediğimi bilemezler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

isminizi ya da mahlasınızı belirtmediğiniz sürece yorumlarınızın yayınlanmama ihtimali vardır.